Diyor ki Kurtlar Vadisi şöyle bir diziydi, böyle bir diziydi.
Kurtlar Vadisi'nin nasıl bir dizi olduğu, Binbaşı Ersever'in İtirafları, Behçet Cantürk'ün Anıları, Gladio'nun Türk Tetikçisi; REİS ve Bay Pipo kitaplarında yazıyor.
Türkiye'de kabadayı nedir, tetikçi kimdir, aslında tetikçileri kullanan para baronlarının arkasında kimler vardır, dizi bunu anlatıyor. Yoksa Polat ne diye ABD'ye gidip Sharon Stone'u öpsün!
Vay efendim ortada bir anti-semitizm tartışması mı var, Taraf'ın cahil yazarı diyor ki; "Kurtlar Vadisi'nde tefeci bir adam vardı, onu Yahudi yapmışlardı." Cadı avı böyle başlıyor işte.
Yahu bu tür rolleri Türk sinemasında hep aynı karakterlere oynatmadılar mı yıllarca; niye "suç" sadece Kurtlar Vadisi'ne yıkılıyor! Üstelik gerçek değil mi; tefeciler Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Yahudi değil miydi? Bu gerçek söylenip yazılınca Yahudi düşmanı mı oluyoruz!
Ne günlere kaldık.
Ama biz biliyoruz maksat başka...
Kurtlar Vadisi'nden kim rahatsız oldu biliyor musunuz;
Tetikçiler, mafya baronları ve sıkı durun; CIA.
CIA, Türkiye'deki anti-Amerikancı havanın doğmasının sebebi olarak hep Kurtlar Vadisi'ni gösterdi.
Sanki Süleymaniye'de çuvalı Mehmetçik'e Kurtlar Vadisi geçirdi.
Benzer iddiaları şimdi Taraf yazarları yapıyor, ne ilginç rastlantı değil mi?
Taraf'ın cahil yazarının arkasında kimler var bilmiyoruz, ama çıkar meydana mutlaka.
Biz 25 yıla yakındır gazetecilik yapıyoruz.
Şimdi buradan Taraf'ın ağababalarına sesleniyoruz:
Hükümetle yakın ilişki içindesiniz; eğer Soner Yalçın'ın Ahmet Cem Ersever dışında bir JİTEM görevlisiyle ya da isimlerini yazdığınız Jandarma Komutanlarıyla ya da herhangi bir subayla ilişkisini gösteremezseniz sizi müfteri ilan ederiz.
Soner Yalçın'ın telefonları yıllardır dinleniyor.
Mutlaka takip de ediliyordur.
Hodri meydan diyoruz.
Benzer meydan okumayı çift kişilikli Fehmi Koru'ya da yapmıştık.
O da geçen yıl bir başka yazıdan dolayı benzer yalanları yazmıştı.
Sonra sustu.
Evet, elinizin altında devletin istihbarat birimleri var artık.
Hodri meydan!
Siz herkesi kendiniz gibi karanlık ilişkiler ağı içinde mi sanıyorsunuz.
Aristo mantığıyla yola çıkıp analiz yaptığınızı sanıyorsunuz.
Biliyoruz ki tek yaptığınız; polislere, savcılara akıl vermek.
K. Maraş'ta, Çorum'da solcuların, Alevilerin kapılarına çarpı işareti konulduğu gibi, siz de kaleminizle aydınlarımız üzerine çarpı koyuyorsunuz.
Utanma sözcüğü bile yetersiz kalıyor, bu yaptıklarınız karşısında.
Bunların ne kadar yalancı olduğunu yine de yüzlerine vuralım:
Kurtlar Vadisi'nden önce Osman Sınav-Raci Şaşmaz'ın bir dizileri vardı: Deli Yürek.
Teması Kurtlar Vadisi'yle hemen hemen benzerdi.
Senaryo ekibinde kim vardı biliyor musunuz;
Sanem Altan!
Evet, cahil yazar, komplo teorileri üretmeden önce genel yayın yönetmenin Ahmet Altan'a telefon açıp bir akıl sorsaydın ya; belki Kurtlar Vadisi hakkında onun farklı görüşleri vardır. Belki senaryosunun yazılmasına yardımcı olmuştur!
Ya da:
Diğer genel yayın yönetmenin Alev Er'e sorsaydın; senaryo yazarı Bahadır Özdener'i iyi tanır.
Amaç gerçeği öğrenmek değil, değil mi?
Amaç başka!...
Biz bir gün aniden eline kalem verilip köşe yazarı yapılan devşirmeleri tanıdık.
Bu tür yalanlarla da çok karşılaştık.
Ve biz, bu tür piyonların geldikleri gibi yine karanlığa karıştıklarını da gördük...
Aynısını yaşayacağımızdan hiç kuşkumuz yok.
DÜNYADA çok izlenen ve tartışılan dizilerin başında 24 geliyor, öyle ki, dizide ne olsa gerçekleşiyor, üç yıl önce bir siyahı başkan yapmıştı, Obama gecikmeli geldi, ama geldiCNBC-e, yeni bölüme geçiş sayılan uzun metraj 24 filmini yayınladı, ardından yeni bölümler gelecek. Bu perşembe 24’ün hasreti bitti, gelecek perşembe de Türkiye’nin en olaylı, aktif dizisi Kurtlar Vadisi başlıyor, iki dizi aynı gün, aynı saatlerde yarışacaklar, zaten hep böyleydi, ikisi de yayın gününü ve saatini değişmiyor.
